Forumbook
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Hey gidi günler!

Aşağa gitmek

Hey gidi günler! Empty Hey gidi günler!

Mesaj tarafından zikzak Salı 29 Haz. 2010, 03:57

Hey gidi günler!
Hey gidi günler! Tam yaşanacak günlermiş, hiç durmadan gecelerinde koşulacak günler. Hiç durmadan soluk soluğa küheylanlar gibi gündüzlerinde koşulacak günler, utana utana, hicab ede ede, terleye terleye "ne olur Allah aşkına, coşun" denen günler!
Ben de diyeceğim, siz de diyeceksiniz. Belki bu hicranlı ve hasretli günler, bir gün gelecek "özlenen günler" olacak. Nesibe, yetiştiği gül devriyle şen, şâd ve hurrem değildi. O Uhud'u düşününce seviniyor ve gülüyordu. Sırtında yumruğun saklanacağı kadar büyük bir yarayı gösterdikleri zaman mesud ve bahtiyar oluyordu. Gül devrini yaşarken değil. Abdullah İbni Hüzâfetü's-Sehmî başının kaynayan sulara sokulduğu günleri hatırlıyor "Hey gidi günler!" diyordu.
Huzeyfe babasının evinden kovulduğu günü düşünüyor, "Hey gidi günler!" diyordu. Ammar yeldire yeldire geziyordu. Sırtında ateşlerin söndürüldüğünü düşünüyor "hey gidi günler" diyordu. Zübeyr bin Avvam hasırlara sarılıp yakıldığı günleri hatırlıyor, "Hey gidi günler" diyordu. Onlar "hey gidi günler"di. Çünkü o günlerde müminler, hiç bir şeye gönül kaptırmadan, başka hiç bir sevgiye dilbeste olmadan, turnikeye önce girmiş olmanın hakkını araştırmadan, hizmet karşısında hakk-ı temettu aramadan, sadece "hizmet diyor" ve yürüyorlardı.
"Hey gidi günler!" diyorlardı o çile günlerine, o ızdırap günlerine. Çünkü o günlerde "içlerinde Allah'ın hoşnutluğundan başka mülahaza" yoktu, çünkü o günlerde büyüklük yoktu, çünkü o günlerde herkes küçüktü, çünkü o günlerde herkes neferdi, çünkü o günlerde turnikeye evvel girmiş olmanın hesabını yapma yoktu. Çünkü o günlerde "Kün inde'n-nâs ferden mine'n-nâs." (insanlar arasında insanlardan bir insan ol) vardı.
"Ah! nankör nefsim!" sen de "hey gidi günler" diyeceksin. Kafanda hiç o türlü duygular ve düşünceler yoktu, dinleseler de dinlemeseler de alınmıyordun. Sekiz saat derse girdikten[3] sonra, iki yerde de akşam derse iştirak ediyordun. Bir cumartesi-pazar, burası Simav senin, orası Gediz benim, şurası da Demirci senin. Ve Pazartesi derslere yetişme de yine senin. Alınmıyordun, gönül koymuyordun, "dinleyen yok" diye üzülmüyordun, "tesir etmiyorum" diye müteessir olmuyordun.
Ah tahta kulübeciğim!
"Hey gidi günler!" ne kadar arkada kaldınız, bizden ne kadar uzaklaştınız, biz ne kadar büyüdük. Siz ne kadar küçük kaldınız, "ah eyyâmullah!", "Ah peygamber günleri!", "Ah hizmet günleri!", "Ah başka mülahazaların içine girmediği günler!" Biz büyüdükçe sizler arkada kaldınız. Benim Kestanepazarı'ndaki tahta kulübeciğimin içinde kaldınız! Ah tahta kulübem, her şey senin içinde kaldı gitti. Ah küçüklük, sen ne iyiydin, arkadaştık seninle ve yine "hey gidi günler..."
zikzak
zikzak
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye

Mesaj Sayısı : 1477
Kayıt tarihi : 24/09/09
Yaş : 33

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön


 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz